20 Temmuz 2017 Perşembe

Hiçbir Şey Söyleme || Brad Parks

Müthiş bir kitap. Gerçekten müthiş. Baştan sona hiç temposu düşmeyen bir gerilim ve gözyaşlarınızı tutamayacağınız bir son. Bundan daha iyi ne olabilir?
                                                                                        Sue Grafton
Mükemmel. Pat! Çarpıcı bir başlangıç ve gerilim hiç hız kesmeden devam ediyor. Parksın ne kadar nitelikli bir yazar olduğunun kanıtı Hiçbir Şey Söyleme.
                                                                                        Lee Child


Çocuklarınızın hayatta kalıp kalmaması alacağınız tek bir karara bağlı olsaydı, ne yapardınız?

Saygın bir işi ve sevgi dolu bir ailesi olan Yargıç Scott Sampson’ın bütün yaşamı karısı Alison’dan gelen sıradan bir mesajla tamamen değişmek üzeredir. Scott, altı yaşındaki ikizlerini yüzmeye götürmek için okuldan almaya hazırlanırken, karısından çocukları kendisinin alacağına dair bir mesaj gelir.

Daha sonra eve gidip biraz dinlendikten sonra Alison gelir, fakat bir sorun vardır: İkizler yoktur. Scott ve Alison ne olduğunu anlamaya çalışırken birden telefon çalar. Her ebeveynin en kötü kâbusu olan trajik gerçekle karşı karşıya kalırlar: Birileri Emma ve Sam’i kaçırmıştır ve şartları Scott’ın bir duruşmada verecekleri talimatlar doğrultusunda karar vermesidir.

Bu noktadan sonra Scott kendisini sürekli gerçekle yalanın karıştığı ve köşe kapmaca oynadığı, en yakınlarından bile şüphelendiği korkunç bir oyunun içinde bulur. Scott, her şeye rağmen çocuklarını kurtarabilecek midir?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder